skip to Main Content

Kızamıkçık virüsünün iki farklı bulaşma şekli bulunur. Damlacık enfeksiyonu ve direkt temasa bağlı olarak bulaşabilen virüs, eski zamanlarda ciddi sorunlara yol açabilmekteydi. Aşılamanın yaygın olmadığı dönemlerde salgın haline gelen kızamıkçık, günümüzde aşı uygulamalarının artmasıyla etkisini %99 azaltmıştır.

 

Kızamıkçık enfeksiyonu ile ilgili merak edilen konulardan bir tanesi de hamilelik süreçlerine etkisi oluyor. Anne adaylarının kızamıkçık geçirmelerinin süreci nasıl etkileyeceği ve olumsuz sonuçlar çıkarıp çıkarmayacağı merak edilen konular arasında yer alır.

 

Hamilelik süreci öncesinde kızamıkçık enfeksiyonu ile ilgili olarak bilgi sahibi olmak ve gerekiyorsa aşılama konusunda gerekli adımları atmak son derece önemlidir. Aksi taktirde süreç içerisinde enfekte olan hastaların yaşayacakları bazı olumsuz sonuçlar ortaya çıkabilir.

 

Anne Adayının Kızamıkçık Olmasının Sonuçları

 

Virüsün anne adayının vücudunda dolaşımı, plasentanın enfekte olmasından kaynaklı olarak bebeğe yayılma ihtimali de vardır. Anne karnında iken bebeğin enfeksiyon kapması sürecin her aşamasında olabilir ancak riskin özellikle ilk 3 aylık zaman diliminde daha yüksek olacağının altını çizmek gerekir.

 

Hamileliğin ilk 3 ayında oluşabilecek kızamıkçık enfeksiyonun olumsuz pek çok etkisi olabilir. Kızamıkçık virüsü, düşüklere, ölü doğumlara ve farklı anomalilere yol açabilecek etkidedir.

 

Gebelik sürecinde, 12. gebelik haftası sonrasında görülebilecek enfeksiyon durumlarında, bebeklerde işitme kaybı riski vardır. Aynı zamanda, kalp defektleri, katarakt gibi pek çok farklı sıkıntılar da görülebilir.

 

Bebeklere kalıcı olmayan bazı sağlık sorunlarının görülmesi de olasıdır. Gebelikte kızamıkçık enfeksiyonu zaman zaman ishal, zatürre, anemi ve beslenme alışkanlıklarındaki sorunlar gibi durumlara yol açabilir.

 

Kızamıkçık Aşısından Ne Kadar Süre Sonra Hamile Kalınabilir?

 

Gebelik planlaması içerisinde olan ve aşı olan kadınlar, eski zamanlarda 3 aylık bir süre zarfını kapsayacak şekilde gebeliğe izin verilmemekteydi. Son olarak yapılan araştırmalara bakıldığına, aşı yaptırdıktan sonraki rubella sendromunun gelişme riskinin, gebeliğin ilk dönemlerinde karşılaşılan riskten çok daha düşük olduğu görülmüştür. Günümüzde rubella aşısı yaptırıldıktan sora 28 gün korunulmasına yeterli gözüyle bakılıyor.

 

Tüp bebek tedavisinde de yine aynı şekilde aşı yaptıran insanların tedaviye ne zaman başlamaları gerektiği merak konusu olmuştur. Kıbrıs tüp bebek merkezimiz ile iletişime geçerek, aşılama süreçlerinin tedaviye etkileri ve süreç sonrasında nasıl adımlar atılacağı hakkında bilgi sahibi olunabilir.

 

Tüp bebek tedavisinde bebeğinin ilk kalp atışını duymak için sabırsızlananlar Tüp Bebekte Kalp Atışı Kaçıncı Hafta Duyulur? yazımızı inceleyebilirler.

Back To Top